DERSSSSMARRRRKET

GERİ

DÜNYANIN GÖZÜNDE ATÜRK


 

E. HEMİNGWAY ( Amerikalı romancı yazar ) :

Marmara kıyısındaki sıcak, toz toprak içinde, eciş bücüş yollu ikinci sınıf kıyı kasabası Mudanya'da Batı ile Doğu karşı karşıya geldiler. İsmet Paşa'yla görüşecek Müttefik generallerini taşıyan İngiliz sancak gemisi      "İron Duke" ın kül rengi öldürücü kulelerine rağmen, Batılılar buraya barış dilemeye geliyordu; yoksa barış istemeye, ya da şartlarını dikte etmeye değil... Bu görüşmeler, Avrupa'nın Asya üzerindeki egemenliğinin sonunu gösteriyor. Çünkü Mustafa Kemal, herkesin bildiği gibi, Yunanlıları silip süpürmüştü.  
( The Toronto Daily Star, 23 Ekim 1922 )

 

EDOUARD HERRİOD ( Fransa eski Başbakanı ):

- Size nasıl hayran olmayayım? Ben Fransa'da laik bir hükümet kurmuştum. Bu hükümeti Papa'nın Paris'teki temsilcisinin yardımı ile papazlar devirdi. Sizse bir Halife'yi kovdunuz ve gerçek anlamıyla laik bir devlet kurdunuz. Siz, bu taasup içinde laikliği bu topluma nasıl kabul ettirdiniz? Dehanızın büyük eseri laik bir Türkiye yaratmak olmuştur. ( 1933 )
( Yazılmayan Yönleriyle Atatürk, 1963, s. 62 )

FRANKLİN D. ROOSEVELT ( ABD Başkanı ):

Mustafa Kemal hakkındaki bilgiyi O'nu çok iyi tanıyan birisinden edindim. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin Dışişleri Bakanı Litvinof'la görüşürken, onun fikrince bütün Avrupa'nın en değerli ve ilgi çekici devlet adamının bu gün Avrupa'da yaşamadığını, Boğazların gerisinde, Ankara'da yaşadığını, bunun Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa kemal Atatürk olduğunu söyledi.
( Üç Adam, Kemal Atatürk - Roosevelt - Mussolini, 1937 )

CLAUDE FARRERE ( Fransız romancı ve diplomat ):

Sevr'den sonra Türkiye'nin öldüğünü sanmıştım. Ama Türkiye yaşıyor; hem, Mustafa Kemal başına geçeli beri öylesine yaşıyor ki, bir Lloyd George'un bütün çabaları, bütün imkânları, sağduyuya meydan okuyan
bu şiddetli yaşama isteğinin karşısında erimekten başka bir şey yapamıyor...
( 1930 )
Türk Dili, 1964, C. XIV, s. 158 ) 

ELEFTHERİOS VENİZELOS ( Yunanistan Başbakanı ):

Bir ulusun hayatında bu kadar az sürede bu denli kökten değişiklik pek seyrek gerçekleşir... Bu olağanüstü işleri yapanlar, hiç kuşkusuz kelimenin tam anlamıyla büyük adam niteliğine hak kazanmışlardır. Ve bundan dolayı Türkiye övünebilir. ( 31 Ekim 1933 )
( Cumhuriyet, 29 Ekim 1969 )

VİLADİMİR İLİÇ LENİN ( Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Başkanı ):

Mutafa Kemal sosyalist değildi. Fakat görülüyor ki iyi bir teşkilatçı, yüksek anlayışlı, ilerici, iyi düşünceli ve akıllı bir önderdir. O, soygunculara karşı bir kurtuluş savaşı yapıyor. Emperyalistlerin gururunu kıracağına ve Sultanı da yarınıyla birlikte alt edeceğine inanıyorum. ( 1921 )
( Tek Adam, 1964 s. 378 )

D. LOYD. GEORGE ( İngiltere Başbakanı ):

Yüzyıllar nadir olarak dâhi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki, o büyük dâhi çağımızda Türk milletine nasip oldu. ( 1922 )
( K. Atatürk ve Milli Mücadele T., 1958 s. 508 )