DERSSSSMARRRRKET

GERİ

DEPREM


           Günlük hayatımızda hareketsiz, durgun sandığımız yerkabuğu aslında , genelde yavaş yavaş, zaman zaman da ani ve hızlı hareketlerde bulunmaktadır.
          İşte yerkabuğunun yavaş yavaş olan hareketleri sonucunda, belirli bölgelerde oluşan enerji birikiminin ani bir hareketle boşalmasına deprem
( zelzele ) denir. Canlılar depremi, şiddetli bir sarsıntı şeklinde hisederler.
           Depremler genellikle yerin derinliklerinde ( 60 km'den 700 km'ye kadar ), az çok sınırlı bir nokta çerçevesinde, ani bir denge bozulmasından, kırılımından ileri gelir ve bu sırada daha önce o bölgede yavaş yavaş birikmiş olan enerji, gerilim boşalmış olur. Yeniden dengenin bozulması ve arka arkaya daha hafif sarsıntıların ( artçıl depremler ) oluşması ile deprem sona ermiş olur.
            Deprem dalgalarının çeşitli gözlemevlerine ulaşmasına göre, depremin merkezinin yeri belirlenir. Uzun zamanlar içerisinde yer ve zamana göre depremlerin dağılımı incelenerek yeryüzünün deprem haritası çıkarılmıştır.
            Dünyamızın yerkabuğu 8 parçadan ( levha ) oluşmaktadır. Bunlar:
            1. Avrasya Levhası
            2. Kuzey Amerika Levhası
            3. Pasifik Levhası
            4. Güney Amerika Levhası
            5. Afrika Levhası
            6. Antarktika levhası
            7. Hindistan - Avustralya Levhası
            8. Arap Levhası

            Bu levhaların ( parçaların ) birbirlerine yaklaştıkları veya birbirlerinden uzaklaştıkları kısımlar deprem kuşaklarını, yani fay hatlarını oluşturmaktadır. Dünya'da en çok deprem olan yerler de bu fay hatlarının bulunduğu, geçtiği yerlerdir.
            Bu fay hatları esas olark iki tanedir. Birincisi ve en büyüğüne Pasifik Deprem Kuşağı adı verilmiştir. Bu kuşak ( hat ), Güney Amerika Kıtası'nın batı kıyılarından başlayıp, Kuzey Amerika Kıtası'nın batı kıyıları boyunca devam eder. Bering Boğazı'ndan Japonya'ya, oradan Çin'in güney kıyı bölgeleri, Tayland, Malezya, Filipinler, Sumatra, Endonezya, Bornea Adaları  ve Avustralya'nın kuzeyine kadar uzanır.

          İkincisi ise, Alp - Himalaya Deprem Kuşağı'dır. Bu kuşak birincinin devamı şeklindedir. Tayland, Birmanya, Orta - Kuzey Hindistan'dan  Afganistan'a ulaşır. İran'ın bütün bölgelerinden geçer ve Irak'ın orta - kuzey bölgelerine ulaşır. Buradan, Anadolu'ya girer. Anadolu'ya girdiği yerde iki kısma ayrılır: Birincisi ve en önemlisi Van, Ağrı, Erzurum, Erzincan, Tokat, Amasya, Bolu, Kocaeli, İstanbul ve Marmara Denizi'ne ulaşır. Bu hatta, Kuzey Anadolu Fay 
( KAF ) Hattı denir. Bu hat batıya doğru yaklaşık olarak düz bir çizgi şeklinde uzanıp ( Yunanistan, Arnavutluk, İtalya, Fransa ve İspanya'nın güney kıyıları ) Cebelü Tarık Boğazı'na kadar gider.
          İkinci kol ise Van, Muş, Elazığ, Malatya, Maraş, Gazi Antep, Adana ve Hatay üzerinden Kıbrıs'ın Zafer Burnu açıklarından geçip, Limasol'un güneyinden, Baf kasabasının 100 km kadar uzağında, denizin içinde tekrar iki kola ayrılır. Buradaki birinci kol, tüm Ege Denizi kıyıları boyunca Marmara Denizi ve İstanbul'a ulaşır. İkinci kol ise kuzey - batıya doğru yol alıp Atina'ya kadar uzanır.
          Ülkemiz KKTC'de görülen veya hissedilen depremler genellikle, Baf kasabasının 100 km kadar açığından geçen fay hattının üzerinde olan depremlerdir.
          Türkiye'de olan depremler ise özellikle KAF hattının üzerinde ( Her iki kol dahil ) olan depremlerdir.
          Dünya'da ise, depremlerin sıkça görüldüğü yerler: levhaların birbirlerine yakın oldukları, fay hatlarının bulunduğu yerlerdir.