DERSSSSMARRRRKET

TEST SORULARI  PARÇA SORULARI-2  PARÇA SORULARI-3   PARÇA SORULARI-4

PARÇA SORULARI  - 1


             Adamın biri Kurban Bayramı’nda kesmek üzere keçi almış, evine götürü-yormuş. Bunu gören birkaç düzenbaz, keçiyi adamın elinden alabilmek için oracıkta bir plan kurmuşlar ve içlerinden biri yaklaşarak adama sormuş:
             -- Hayrola bu köpeği nereye götürüyorsun?
            Adam cevap vermiş:
            -- Bu köpek değil ki, kurbanlık bir keçi.
            Birinci düzenbaz bu söz üzerine katıla katıla gülerken ikincisi yaklaşmış ve 
demiş ki:
           
-- Bu manzaraya gülmek yerine üzülmek gerek. Baksana, adam zalimin biri. Zavallı köpeği bağlamış, nasıl da sürüklüyor?
           Derken sözü üçüncü düzenbaz almış:
          
--Şu dünyada ne insanlar var, bir köpeğe eziyet etmenin ne büyük bir günah olduğunu bilmiyorlar.
          Adam elindeki keçiye “köpek” diyenlerin sayısının üçe çıktığını görünce, çenesini kaşıyarak biraz düşünmüş ve kendi kendine şöyle demiş:
          -- Herhalde beni pazar yerinde aldattılar, bana keçi yerine bir köpeği sattılar… Sonra keçinin ipini çözerek oradan uzaklaşmış ve böylece keçi de düzenbazlara kalmış.

1.            Adamın yolda rastladığı kişiler, keçisine niçin köpek diyorlar?

a)     Adamla alay etmek için           

b)     Uzaktan keçiyi köpeğe benzettikleri için

c)      Keçi zayıf ve küçük olduğu için

d)     Adamı kandırıp keçiye sahip olmak istedikleri için

2.            Keçi alan adamın, yolda rastladığı kişiler hangi ortak özelliğe 
            sahiptirler?

A) Şakacıdırlar                            B) Hilekârdırlar 

C) Hırsızdırlar                              D) Açıkgözdürler

3.             Adam, yolda rastladığı kişilerin sözlerine niçin inanıyor?

               a)  Onların inandırıcı bir şekilde konuşmalarından.

b)     Her söylenene saflığı yüzünden hemen kanmasından.

c)      Pazar yerinde gerçekten aldatılmış olmasından.

d)     Üç kişinin sözünün teke oranla daha gerçek olduğunu kabul etmesinden.

4.             Bu metinden çıkardığınız sonuç nedir?

a)     Kişiler hayatta uyanık olmalı, herkese inanmamalı.

b)     Kişioğlu, geçimini sağlamak için her hileye başvurur.

c)      Hilekârları kimse sevmez.

d)     İnsanoğlu hayatta yalnız kendi görüşüne göre hareket etmemeli, başkalarının sözüne de inanmalı.

5.         Metinde geçen “bu manzaraya gülmek yerine üzülmek gerek”
            cümlesinde “manzara” sözcüğünü aşağıdakilerden hangisi karşılar?

            A) Güzel görünüş                                              B) Kişiyi dinlendiren yer

            C) Ağaçlık yeşillik yer                                       D) Olay

 


                        BU TOPRAK

            “Memleketim, derdim, memleketim
            Dağına, taşına seslenirdim.
            Yankılarda adını dinlerdim
            Sevdiğim göllerin, vadilerin.

            Dünyada hiçbir yer bence,
            Türkiye kadar güzel değildir.
            Madem emeğimi toprağına harcadım,
            Madem yorgunluğum göğüne dalmakla diner.”

1.           Bu şiirde anlatılan duygu nedir?

A) Yurt sevgisi                                               B) Göl, vadi sevgisi

C) Toprak sevgisi                                         D) Hayata bağlılık

2.             Bu şiirde kaç dörtlük vardır?

A) İki                           B) Dört                 C) Altı                          D) Sekiz

3.            Şiir kaç mısradan oluşmuştur?

A) Dört                 B) İki                           C) Sekiz              D) Altı

4.            “Memleketim” sözü ile yazar neyi anlatmak istiyor?

A) Doğduğu yeri                                   B) Görev yaptığı yeri

C) Vatanını                                           D) Toprak sahibi olduğu yeri

5.             Şair göllerin, vadilerin adını nerede dinlerdi?

A) Dağlarda                                         B) Yankılarda

C) Taşlarda                                          D) Topraklarda

6.            “Dünyada hiçbir yer bence Türkiye kadar güzel değildir.” Dizelerinde anlatılmak istenen duygu ve düşünce nedir?

a)     Türkiye, dünyada en güzel yerdir.

b)     Dünyada Türkiye’den daha güzel yerler de vardır.

c)      Yazara göre, Türkiye dünyada en güzel yerdir.

d)     Türkiye güzel bir yerdir.


Jean Valjean, yoksulluk yüzünden ekmek çalarken yakalanarak küreğe mahkûm edilir. Birkaç kere hapisten kaçmaya kalkıştığı için cezası ağırlaştırılır. Hapishanenin kötü şartları içinde iyi özellikleri gittikçe körelmeye başlar. Hatta hapisten çıktığı zaman kendisini misafir eden iyi yürekli piskoposun gümüş takım- larını çalar fakat yakalanınca piskopos ona iki de şamdan hediye eder. Jean Val- jean,  piskoposun tesirine kapılarak, bundan sonraki hayatında kendini toparlama-  ğa, toplum tarafından damgalanmış olmasına rağmen doğru yola girmeğe çalışır.
          Başka bir adla ticaret hayatına atılır, zenginleşir, bulunduğu şehrin belediye başkanı seçilir, şehrin yoksullarını korur. Düşkün, fakat ruhça temiz ve bedbaht bir kadını polisin elinden kurtarır. Aranmakta olan kürek mahkûmu Jean Valjean diye başka birisinin yakalanacağını öğrenince, kendi yerine bir masumun küreğe mahkûm edilmesine gönlü razı olmayarak polise teslim olur.

1.             Yukarıdaki metnin başlığı hangisi olabilir?

A) İyiliğin gücü                                        B) Kötülüğün zararları

C) Hapishane hayatı                              D) Zenginliğin yolu

2.             Jean Valjean niçin suç işliyor?

A) Aile terbiyesi görmediği için            B) Suç olduğunu bilmediği için

C) Fakir olduğu için                               D) Başkasına zarar vermeyi sevdiği için

3.            Jean Valjean’e suçundan dolayı nasıl bir ceza veriliyor?

a)     Kürek yapan bir atölyede çalıştırırlıyor.

b)     Ağır hapis cezasına çarptırılıyor.

c)      Kürekle bir güzel dövülüyor.

d)     Gemilerde kürek çekmeğe mahkum ediliyor.

4.            Metinde “körelme” sözcüğü hangi anlamda kullanılıyor?

A) Görmez olma                                 B) Küçülmeye başlama 

C) Değerini yitirme                            D) Görme

5.            Piskopos, Jean Valjean’e çaldığı gümüş takımlar ile birlikte iki de şamdan hediye edince neden kötülük yapmaktan vazgeçiyor?

a)     Piskopos, onu iyi bir insan olma yolunda etkilediğinden

b)     Piskoposun kendini hapse atacağını sanmasından

c)      Onları satarak zengin olduğundan

d)     Piskopos onu büyülediğinden

6.             Zengin olunca, Jean Valjean’in çevresindekilerle ilişkileri nasıl oluyor?

a)     Herkesten uzak yalnız yaşıyor.

b)     Bencil bir kimse olmuştur, herkese tepeden bakıyor, sevilmiyor.

c)      Zengin olmaktan böbürleniyor ama insanları seviyor.

d)     Halkın sevgi ve güvenini kazanıyor.

7.            Jean Valjean, neden polise teslim oluyor?

a)     Çaresiz kaldığından

b)     Suçüstü yakalandığından

c)      Bir kadını kurtarma istediğinden

            d) Dürüst ve vicdan sahibi bir kimse olduğundan

            Okumak ve seyahat etmek, insanın hoş vakit geçirmesi, kendini yetiştirme- si, dünyayı tanıması, hatta kendini tanıması için gerekli iki unsurdur. Bu iki unsurun birçok faydalı yanları vardır.
           Okumanın faydaları:
           Kütüphaneler, insana uzak memleketlerden daha yakındır. Az para ile az zamanda uzak memleketler hakkında yeteri kadar bilgi edinebiliriz.
           Kitaplar sayılmayacak kadar çok ve çeşitlidir. Bize başkalarının bilgi ve düşüncelerinden faydalanma ve en tanınmış kişilerle samimi bir şekilde konuşma imkanı sağlar.
           Seyahat etmenin faydaları:
           Seyahat bize birçok bilgiler kazandırır. Bu bilgileri insan, doğrudan doğruya özel olarak, renkleri, kokuları ve şekilleriyle somut bir durumda öğrenir.
           Yaşanmış gerçekler bize sağlam tecrübeler kazandırır. Seyahatte, hiçbir okumanın, yerini dolduramayacağı doygunluklar mevcuttur. Seyahatler, kişisel fikirlerimizin olmasını ve oluşmasını sağlar.

1.                  “Kütüphaneler, insana uzak memleketlerden daha yakındır.” cümlesinden ne anlıyorsunuz?

a)     Bazı ülkeler, şehrimizde bulunan kütüphanelerden daha uzaktır.

b)     Uzak ülekelere gitmek çok para ister,kütüphanelere az para ile de gidilir

c)      Ülkemizdeki kütüphaneler bize, başka ülkelerden daha yakındır.

d)     Kütüphanler sayesinde çok uzak ülkeler hakkında kolaylıkla bilgi edinebiliriz.

2.                  Kitapların yararalarını hangisi en iyi açıklar?

a)     Kitaplar sayesinde sıkıntılarımızı unutur, hoş vakit geçiririz.

b)     Kitaplar sayesinde yaşamdan zevk alabilir ve her konuda bilgi ve görüş sahibi olabiliriz.

c)      Kitaplar sayesinde bilmediğimiz kişilerle tanışıklık kurarız.

d)     Kitaplar sayesinde birçok ülkeler tanırız.

3.                  Seyahat etmekle kazanılan bilgilerin, okumakla kazanılan bilgilerden farkı nedir?

a)     Seyahat etmekle gerçeği kendi gözümüzle görerek kişisel fikirler oluştururuz.

b)     Seyahat etmekle kazanılan bilgiler, kişinin çalışma zevkini kırar.

c)      Seyahatle elde edilen bilgiler, okumakla elde edilen bilgiler kadar doyurucu değildir.

d)     Seyahat etmekle elde edilen bilgiler daha güzeldir.

4.                  Parçada geçen “seyahat etmek” sözünü hangisi en doğru açıklar?

a)     Ülke içinde gezmek.                       B)  Yurt dışına gitmek.

C)  Gezmek, yolculuk yapmak.            D)  Önemli yerlere gezi yapmak.

5.                  Metindeki “somut” sözcüğünün anlamı hangisidir?

a)     Elle tutulamayan ve güzel görülemeyen.         

b)     Doğada var olmayan

c)      Doğada belirli olarak var olmayan.

d)  Varlığı duyularla anlaşılan ve doğada belirli olarak var olan.


          ...”Okulu bırakışıma anam uzun uzun ağladı:
Hey allahım, dedi korktuğuma uğrattın beni! Başkalarının karşısında el ovalamaya mecbur küçük adamlar mı olmalıydı benim evlâtlarım?…
Ben ne ummuştum?
İçimde bir ayaklanma oldu:
Hiç bir zaman dedim, hiç kimsenin karşısında el ovalamayacağım!
Büyük bir yükten kurtulmuş, ateş çemberinin bir kenarını kırmıştım. Babamla, Niyazi sanki bana bakıyorlar, babam sanki:
Aferin oğlum sefaletimiz üzerine köşk kurmayı denemekten vazgeçtin!
Birkaç gün sonra da anam:
Madem mektebini bıraktın, dedi, bir iş tuttuğun yok. Şu tarlalarla biraz da sen uğraş!…”

1.         Aşağıdaki atasözlerinden hangisi, yukarıdaki parçanın anadüşüncesine uygun
            düşer?

a)     Altın kapılının tahta kapılıya işi düşer. B) Aç it fırın yakar.

c)      Bana değmeyen yılan bin yaşasın.     D) Sefalet üstüne köşk kurulmaz.


“Parçada geçen aşağıdaki deyimlerin anlamlarına uygun düşen seçenekleri
 bulunuz.”

2.         “El Ovalamak”

a)     Ellerinin birbirine sürtmek       

b)     Para veya fırsat beklemek

c)  Başkalarının yanında küçülmek, minnet etmek    

d) Ellerini iyice sıkmak

3.        “Yükten kurtulmak”

a)     İç sıkıntısını yenerek hafiflemek         B) Ağır bir yükü sırtından indirmek

C)  Sorumlu olmamak                            D) Hesabını kitabını bilmek

4.         “Ateş çemberi”

a)     Ateşin ortası                                     B) İnsanı kuşatan tehlike veya sıkıntılar

C)  Hastalığın ateşli hali                          D)Yangın yeri

 

5.                  “Sefalet üstüne köşk kurmak”

a)     Yoksullardan yararlanmak

b)     Yoksul olduğu halde kendinin varsıl göstermek

c)      Başkalarının sefaletini görmezlikten gelerek, gününü gün etmek

d)     Sorumlu olduğu yoksullara aldırış etmeden, kendine parlak bir gelecek hazırlamaya çalışmak

6.         “İş tutmak”

            A) Çalışmaya hazır olmak                     B) İş aramak

            C) Bir buyruğu yerine getirmek             D) Herhangi bir işte çalışmak

7.         “Korktuğuna uğramak”

a)     Beklemediği bir sonuçla karşılaşmak

b)     Beklediği kötü sonuçla karşı karşıya olmak

c)      Korkup çekindiği bir yere gitmek

d)     Korktuğu biriyle karşılaşmak

8.         “Küçük adam” deyimi aşağıdaki cümlelerin hangisinde yanlış kullanılmıştır?

a) Bu başarı, küçük adamların işi olmaz.

b) O, kendisine hiçbir zaman küçük adam dedirtmez.

c) O yüksekliğe küçük adamların boyu ulaşmaz.

d) Küçük adam olmayınız.

9.         “İçimde bir ayaklanma oldu.” ifadesinin anlamına en uygun seçenek
                        aşağıdakilerden
hangisidir?

a) İçimde saldırma isteği uyandı.

b) Kafam alt üst oldu.

c) Sinirlerime hakim olamadım.

d) Güçlükleri yenmek, zayıflığı redettmek için kendimde kuvvet buldum.

10.       Aşağıkakilerden hangisi, “Ateş çemberinin bir kenarını kırmıştım.” ifade- sinin
          anlamına uygun düşer?

a)      Beni kuşatan sıkıntıları biraz olsun hafifletmiş, sıkıntıların tutsağından kurtulmaya karar vermiştim.

b)      Sıkıntıları tamamen atarak, iyice rahatlamıştım.

c)      En doğru yolun, ateş çemberini yok etmek olduğunu anlamıştım.

d)      Artık, güçlüklere karşı mücadele etmede ustalaşmıştım.

11.      Parçaya göre, ana oğlundan ne beklemiş olabilir?

a)      Oğlunun başkalarına hükmetmesini  

b)      Oğlunun kendisine muhtaç olmasını

c)      Oğlunun okuyup büyük adam olmasını

d)      Oğlunun okul birincisi olmasını

12.       Oğul, neden okulu bırakmaya karar vermiştir?

a)      Anası üzerine çok düştüğünden

b)      Sağlığı bozulduğundan

c)      Okulunu ve arkadaşlarını beğenmediğinden

d)      Ailesinin yoksul bütçesine yük olmamak için

13.       Parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?

            A) Ananın duyguları                                B) Ailenin maddi durumu

            C) Babanın işi                                         D) Çocuğun okulu bırakma nedeni

14.       Parçadan anladığımız kadarıyla, ana nasıl bir insandır?

a) Sorumluluk duygusu zayıf bir insandır.

b) Yüksek öğrenim görmüş bir insandır.

c) Ailenin sorumluluğu üzerine binmiş, çocuklarının üzerine titreyen bir insandır.

d) Başka insanların mutluluğuna kıskanan bir insandır.

15.       15.        Aşağıdaki ifadelerden hangisi, parçadaki ailenin maddi durumunu
             belirtmektedir?

a) Okulu bırakışıma anam uzun uzun ağladı.  

b) İçimde bir ayaklanma oldu.

c) Büyük bir yükten kurtulmuş ateş çemberini aşmıştım

d) Aferin oğlum, sefaletimiz üstüne köşk kurmayı denemekten vazgeçtin.